İşlenmiş Gıda Nedir?

İşlenmiş gıdaları her yerde görmek mümkündür. Özellikle de büyük süpermarketlerden alışveriş yapan bir insansanız veya fastfood ürünleri tüketmeyi seviyorsanız, marketlerde elinizi attığınız ürünlerin çoğunun veya yediğiniz fastfood ürünlerin işlenmiş gıdalardan oluştuğunu görebilirsiniz. Ancak bu ürünleri market sepetimize atmadan veya fastfood restoranlarda afiyetle yemeden önce çağımızın trendi bu işlenmiş gıdalar hakkında biraz bilgi sahibi olmaya ne dersiniz.

Sağlıklı diye tabir ettiğimiz doğal gıdalar karbonhidratlardan, protein, yağ ve liflerden oluşur. İşlenmiş gıdalarda ise yukarıda saymış olduğumuz maddeler ya ayrıştırılır ya da daha yoğunlaştırılmış bir forma büründürülür.

Bu işlemler, sindirim sistemimizde istenmeyen birtakım değişikliklere sebebiyet verir. Bu tür işlenmiş veya yoğunlaştırılmış gıdaları tüketmek, insan vücudundaki zevk hormonlarının salgılanma düzeyini artırır. Böylelikle bu tür gıdaları tekrar tekrar tüketerek aldığınız zevki artırmak istersiniz . Böylece de tıpkı alkol, uyuşturucu v.b. zevk verici maddelerde oluşan bağımlılık gibi işlenmiş gıda tüketmeye bağımlı hale gelebilirsiniz.

İşlenmiş gıdalarda kullanılan yüksek şeker öğelerini içeren mısır şurubu, MSG (mono sodyum glutamat) gibi katkı maddeleri obeziteye yol açar. Bu sebeple Avustralya gibi bazı ülkelerde genç nüfusu obeziteden korumak için fastfood reklamları yasaklanmıştır.

İşlenmiş gıdalarda kimi birbiriyle tüketilmesi sakıncalı ürünler bira arada sunulur. Örneğin peynir, et, ve tahıl gibi ürünleri bir arada veren cheeseburger veya pizzayı buna örnek olarak gösterebiliriz. Bu tür ürünleri bir arada tüketmek çeşitli sindirim sistemi hastalıklarını davetiye çıkarır.

Vücudumuzdaki yararlı bakteriler, tıpkı bizim gibi işlenmemiş faydalı besinleri yiyerek yaşar ve vücudumuza fayda sağlarlar. Vücudumuzdaki yararlı bakteriler, zehirlendiğinde vücut içinde ölür ve insan vücuduna salgıladıkları yararlı enzimleri salgılayamazlar. Bu durum birçok hastalığa karşı savunmasız kalmamıza sebep olur.

İşlenmiş gıdalar, besin değeri çok düşük gıda malzemelerinden yapılırlar. Örnek vermek gerekirse bu tür gıdalarda kullanılan rafine edilmiş yağlar kalp, beyin ve hormonlara zarar vererek kişileri psikolojik birtakım hastalıkların pençesine düşürür.

Sürekli bir şeyleri yetiştirmeye çalıştığımız bu çağda insanlar, haklı olarak bir an önce yemeklerini yiyip işlerine devam etmek istemektedirler. Bu da çağımız insanını fast food alışkanlıklarına doğru bir eğilim içine sokmaktadır. Bu tür ayak üstü yenilen işlenmiş gıdalar sindirim sistemimizin doğal akışına müdahale eder ve kişilerde kısa süre içinde anormal kilo artışlarına sebep olur.

Özellikle light ürün diye tabir edilen gıdaların ürün etiketlerine baktığımızda birçoğunun sıfır şeker iddiasında olduğunu görürüz. Aslında gerçek farklıdır. Bu tür gıdalar şekersiz olduklarını iddia etseler de yüksek oranda mısır şurubu içerirler. Bu tür gıdaların ürün etiketleri yalnızca şeker oranını saklamaz; ayrıca Genetiği Değiştirilmiş Organizma ve MSG oranlarını da içeriklerinde gizleyebilirler.

İşlenmiş et ürünlerinden olan sosis, salam,sucuk,pastırma, gibi ürünler bu gurubu oluşturup, çeşitli kanser türlerini tetiklediği yapılan araştırmalarda kanıtlanmıştır.

Bunun sebebi işlenmiş gıdaların raf ömrünü uzatmak için kullanılan çeşitli kimyasal maddelerdir. Evet, doğrudur; bu tür kimyasallar gıdaların uzun süre bozulmadan raflarda kalabilmelerini sağlar. Ancak bu kimyasal maddelerin insan sağlığına son derece zararlı etkileri olduğu uzmanlarca kanıtlanmış bilimsel bir gerçektir.