3. Ağlamak
Ağlamanın bir zayıflık göstergesi olarak görüldüğü, “Erkekler ağlamaz” diye cinsiyetçi bir söylem yaratan bir toplumda yaşadığımız doğru. Ancak, ağlamak da öfke gibi insancıl bir tepkidir. Her zaman gözü yaşlı dolaşmayı kimse istemez. Ama gözyaşları bir kayıp ve mutsuzluktan dolayı dökülmek zorunda değil; mutluluktan da ağlanır. Ağlayarak, içinizde tuttuğunuz takdirde sizi zehirleyip kaskatı kesecek bir enerjiyi açığa çıkarırsınız.
Dahası, ağlamak mizacınızı ve dış görünüşünüzü yumuşatır. Böylece insanlar sizin; çevresinde olup bitene duyarlı, hisseden, önem veren, yeri geldiğinde üzüntü duyan, acı çeken birisi, yani gerçekten kalbi olan bir “insan” olduğunuzu bilir.