Her 4 kişiden birinde görülen alerjik rinin bahar aylarında daha sık görülüyor. Op. Dr. Erdal Cahit Topçu, burunda kaşıntı, burunda beyaz renkli sulu bir akıntı, kışın geniz bölgesinde yanma, kuru öksürük, kulaklarda sıvı birikimine bağlı olarak duyma azlığı, göz altlarında şişlik, burun bölgesinde ödem, baş ağrısı gibi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Alerji süresine göre sınıflandırılır
Alerjiyi değişik şekillerde sınıflandırmanın mümkün olduğunu belirten Topçu, halk arasında 'kurdeşen' diye tabir edilen ciltte ortaya çıkan kızarık, ortası soluk, basınca solan yapıların da kaynağı alerji olabildiğini belirtti. Eğer alerji 4 günden veya 4 haftadan az sürüyorsa aralıklı alerji; 4 haftadan uzun sürüyorsa da sürekli alerji adı verilir. Alerjinin şiddetine göre uyku bozukluğu, gün içerisinde aktivite azlığı, aktivite bozukluğu yorgunluk, halsizlik gibi şikayetleri çok olanlara orta veya şiddetli tip alerji fakat uyku bozukluğu ve gün içerisinde aktivite kısıtlaması yoksa hafif tip alerji adı verilir.
Alerji daha çok bahar aylarında kendini gösterir
Özellikle polenlerin çok görüldüğü mart, nisan, mayıs ve haziran aylarında mevsimsel alerjinin arttığını görülür. Mevsimsel alerjinin artması demek yıl boyu devam eden alerjinin de artması anlamına gelir. Yani yıl boyu vardır ama bu dönemlerde alerjinin semptomları artar. Özellikle hasta fizik muayeneye geldiği zaman fizik muayeneden önce aileden, kişiden, çocuktan çok iyi bir analiz almak gerekir. Biz fizik muayene yaptığımız zaman bu kişilerde gözaltlarında şişlik, burun hareketlerinin özellikle el ile burnun yukarıya doğru kaldırılması ve kaşıma şeklinde bulgunun olduğunu, burun içerisinin soluk havayı arkaya doğru çeviren rantların şişmiş olduğu görülür. Küçük dilde sarkma, kulaklarda sıvı birikimi özellikle çocuklarda duyma azlığı var ise aileler iki şey düşünmelidir. Bunlardan ilki geniz eti ikincisi de kulakta sıvı birikimine neden olan alerjidir” diye konuştu.
Alerji tanısı konulan çocuklarda dikkat edilmesi gerekenler
"Kirpikleri uzun, sık ve yukarı bakan çocuklar alerjiye meyillidir ve sık alerjene maruz kalan çocuklardır” diyen Op. Dr. Erdal Cahit Topçu; alerjenden korunabilmenin yollarını şu şekilde aktardı; "Alerji tanısını konulup bunun tedavisi yapılmazsa bir sürü gereksiz antibiyotik, ishal ve karın ağrısı ilacı kullanır hale gelinir. Kişi bir ortama girdiği zaman hapşırıyor, aksırıyor, gözlerde kızarma, yanma, boğazda takıntı hissi oluyor, nefes alma da zorluk oluyor ise bu ortamın mutlaka içinde bir alerji olduğu düşünülmesi gerekir. Evde özellikle yatak odasında canlı bitkiler kalmamalıdır. Alerjiye meyilli olan kişilerin yatak ve yorganlarının yünlü olmamalıdır. Çocukların oyuncakları yünlü ve kıllı olmamalıdır. Tozlu ortamlarda bulunmamak için dışarıdan gelen çocuk veya yetişkinin elini, yüzünü yıkaması ve üstlerini çıkardıkları zaman yatak odasına bırakmamaları gerekir. En çok dikkat edilmesi gereken konu evin nemlendirilmesidir. Kısa süreli buhar verilen ortamlarda alerjenler yere çöküp havaya kalkmadığı için nefes yoluyla reaksiyona neden olmamaktadır. Yiyeceklere dikkat etmemiz gerekir. Özellikle B ve C vitamini ağırlıklı besinleri tüketmeniz alerjinin azalmasını sağlar. Alerjisi olan kişiler burun temizliğini çok doğru yapmalıdır."