144 Çalışanın her biri 27 Milyon dolardan tam tamına 651 Bin Türk Lirası alıyor. Yani kişi başına tam 651 Bin Türk Lirası düşüyor.
Ancak 144 Çalışanın her biri 651 Bin TL'den 87 Bin TL'sini çıkarması gerekiyor. Çünkü her çalışan ayrı ayrı bu paranın vergisini ödemek zorunda.
Hürriyet yazarı Ayşe Arman'ın Yemek Sepeti Ceo'su Nevzat Aydın ile yaptığı röportajın üstünden geçelim:
"Manyak mısın, satsana!" diyen olmadı mı?
Olmaz mı? Teklif 50 milyon dolarken, "Hemen satalım, çıkalım!" diyenler de vardı. Bence iki önemli nokta var: Biri, demin dediğim gibi, 500'e bile hayır diyebilmiş olmak. İkincisi de, seçime bir ay kala, doların tavan yaptığı bir dönemde, şirketin değerini hala bu seviyelerde tutabilmek…
Peki "Bu paranın hepsi benim olsaydı!" dediğiniz olmadı mı?
Hayır. Tam tersi, kazandığımız paranın 27 milyon dolarını, 114 çalışanımızla paylaştık.
Ciddi misiniz?
Hem de çok. Kötü örnek olduk başka patronlara. Bizden nefret edecekler. Ama durum bu. Hiçbir sözümüz, yükümlülüğümüz olmamasına rağmen, şirketin bu satıştan elde ettiği paranın 27 milyon dolarını çalışanlarla paylaşıyoruz.
Alan şirket mi veriyor bu parayı? Siz, kendi kazandığınızı mı paylaşıyorsunuz?
Kendi kazandığımızı dağıtıyoruz. Vergisi ödenmiş bir şekilde. Bu, Türkiye'de bir ilk bu arada.
Neden böyle bir şey yapıyorsunuz?
Çünkü ortada bir başarı varsa, bunu hep beraber gerçekleştirdik.
Peki "Arkadaşlar sizlere, 27 milyon doları prim olarak paylaştıracağız!" dediğinizde naptı insanlar, nasıl tepki gösterdiler?
Ağlayanlar, mektup yazanlar, çığlık atanlar… Duygulu şeyler yaşandı tabii. Çünkü insanların hayatını etkiliyorsunuz. İnsanlar ev alabiliyor, araba alabiliyor. Öbür türlü 3-5 bin lirayla ya da 7 bin lira maaşla, hayat boyu yapamayacakları bir- takım şeyleri, bu kadar yüksek rakamlarla bir anda gerçekleştirebiliyor. İyi bir şey.
Keşke daha fazla verebilsek…